13 Ağustos 2009 Perşembe

Kendime Bile Susmam mı Gerekiyor?

Deliligin arafında dolanırken kaybolmuşlugum takılıyor ayaklarıma
İçtigim sigaraların dumanı kaplamış heryeri,
Sözcüklerim sağırlaştırıyor beni...
Susmuyorum yine de...Susmamalıyım...
Bu köşeden bakınca oda daha da büyüyor...
Belkide dünyaya da yanlış yerden baktıgımdan bu kadar korkunç duruyor...
Hissiz dokunuşlarımla çevreyi yokluyorum...
Düşkırıklıklarım parmaklarımı kesiyor...
Dökülen kan benden degilmişcesine izliyorum...Yine de Susmuyorum!
Neden susmamalıyım bilmiyorum...Ama yinede susmuyorum...

Kalbiyle mantıgı ikisininde galip gelemiyecegi bir savaşın ortasındayken
Kendiyle konuşması insanın, anormal midir?
Peki Anormallik kelimesini anlamlandıran nedir?
Mantık mı?Hah mantık evet...
Hani şu düşsel özgürlügümüzü kanlar içinde bırakan mantık...

Ve yine oradayım işte...Adımlarım..adımlarım kulaklarımda çınlıyor...
Çığlıklarım,kulaklarmdan akan kanlarda boguluyor...
Dünyaya yine dogru bildigim yönden bakıyor...
Yine bunun sancısını çekiyorum.

Kendime bile susmam mı gerekiyor?
Şizofreni olma ihtimalim var mı...
Korkularım...Onlar,onlar..
Dalıyorlar kendimle sohbetimin tam ortasında...
Paranoyak tedirginlikler altında
Cümlelerimi bogazından yakalıyor
Kelimelerimin çığlıklarına aldırmadan
Ses tellerimi koparıyor bir bir...
Çığlıklarım,kendi kanımda boğuluyor...

Sahi kimse konuşmaz mı kendisiyle?
Bir ben miyim kişilik yükleyen rakamlara bile...
Kendileri ,gözlerini kapamadı onların hiç?
Ya da tıkamadı mı kulaklarını...
Teoride hepimizde 2 ben varken...
Nasıl bencillikle suçlanır insanlar...
İnsanlar deil midir insanları kendine mecbur bırakan...
Sevmeye hakkı yok mudur peki tek arkadaşlarını..Kendilerini...
Kendim bile bana bunu yapiyor
Sadece onu dinlememi istiyor...
Ardından açıklamamı,
Duymak istiyor,sordugu sorulara verecegim cevapları...
Kendine bile açıklama yapmakta zorlanan biri
Başkalarına kendini anlatabilir mi?


Neden sustun?Dur gitme...gitmemelisin...
Peki nasıl istersen...Bahsetmiyecegim birdaha sana mantıktan ya da bencillikten...
Yeter ki...bırakma beni...İnsan kendine bile kalamadıktan sonra
Tüm bu saçmalıkların ne anlamı var ki?


-lilith-

3 yorum:

Unknown dedi ki...

İnsanın bi kaç kişiliği olduğunu düşünüyorum.

Bunların arasında bir anlaşma sağlamanın peşinden sürüklenen insan, bu uğurda bazı zamanlar kendini kaybediyor. Ama kendimizin kölesi olmamız bencilliğe gittiğinde tehlikeli.Düşüncelerini, çekip yerinden kopartarak onlarla konuşman, deliliğin aksine cesaret işi. Yeter ki düşün lilith.

Herkeste bir garip mantıksal aşk eksenininde ilerlemek var. Aşk mantık ile birlikte duygusal his bütünümüz olan kalbin zina yapmasıdır. Doğru olan aşkı bu zamanlarda elde ediyor insan bence.

Güzel bir iç derlemeydi, klavyen daha sık gölgesini düşürsün buralar.

Başarılar,
LiberterKedi.

lilith dedi ki...

Anlatmak istedigimi yazıya aktarabildimmi die çok düşündüm.Ama sanırım başarmışım =)
çok teşekkür ederim ...

Unknown dedi ki...

Zekice sadece bu kadar zekice..Yerine oturtulamamış imgeler ,bilgece olmayan bir çelişki.Hepsi bundan ibaret ve yorucu trafik gibi her an her yeri kontrol etme telaşında....
Senin inandığın tüm değerlerin aksine...Delilik sakindir. Görüntüsünün aksine ölümcül bir hastalığın son aşaması olarak çok rahatlamıştır, dingindir.
Birşeyi güzel kılan ne kadar eksiltebildiğin ve eksildiğinde ne kadar tek kalabildiği.Kusursuzluğun |SON | anahtarı.